8 Temmuz 2014 Salı

DERİMİZİ NASIL GENÇLEŞTİRECEĞİZ?


Yaptığımız mimikler kişiliğimizin bir parçası. Doğal olarak kırışıklıklar ve yorgunluk belirtileri ortaya çıkabiliyor. Göz çevresindeki deri normal deriden 10 kat daha ince, yaş ilerledikçe esnekliğini daha hızlı kaybediyor.  Sadece göz kırpma ile günde 10.000 kez hareket ediyor. Hele güneş ışınları, sigara içmek ve çevre kirliliği söz konusu ise yaşlanma belirtileri şiddetleniyor.
 Çok ağlama, gözleri ovuşturma torbalanmaya, sarkmaya katkıda bulunuyor.
Kullanılan ürünler bu süreçte büyük önem taşıyor. Ürünlerin mutlaka, alerji yapmayan maddeler içermesi gerekli. Düşük oranda AHA (alfa hidroksi asit) içeren ürünler yüzeyel ölü tabakayı inceltiyor, deriyi düzgünleştiriyor, yumuşatıyor hem de nemlendirme sağlıyorlar. Ayrıca nem eksikliğine bağlı ortaya çıkan çizgilerin onarılmasına yardımcı oluyorlar.
Yine antioksidan vitaminler (vitamin a, B, C, D ve beta karoten) ve bitkisel özler içeren kozmetikler cilt bakımında yararlı oluyor.
Son dönemde kozmetik dünyasında büyük önem taşıyan biopeptidler ise cildin yenilenmesi açısından kremlerin içinde olmazsa olmaz içeriklerin başında gelir. Bu içeriklerin tümünü Renovasy cilt bakım ürünlerinde bulabilirsiniz.
Güneş gözlüğü ile güneşten korunmak, düzenli uyku, sigara ve alkolden uzak durmak da unutulmamalı. 
Çevre koşullarının sağlığı tehdit ettiği, yaşam şartlarının bizi zorladığı, stres gibi bağışıklık sistemini olumsuz etkileyen faktörlerin yoğun olduğu bir dönemde yaşamaktayız. Dolayısıyla gerek deri sağlığını gerekse tüm vücut sağlığını korumak için özen göstermek zorundayız. Sağlıklı bir deriye sahip olmanın ilk koşulu genel vücut sağlığımızın iyi olmasıdır. Bunun için de alınacak tedbirler konusunda bilgili olmalı ve uygulamaya geçirebilmeliyiz.
Tüm bunların yanı sıra hem erkek hem kadınlarda günlük deri temizliği ve bakımı ihmal edilmemelidir. Güçlü sabunlar kullanılmamalı, deri düzenli olarak nemlendirilmelidir. Yüzü fazla yıkamanın cilde zarar verdiği de unutulmamalıdır.

İYİ BİR DERİ BAKIMI NASIL OLMALIDIR?

•    Deri her gece tahriş edici sabunlar dışında bir ajanla temizlenmelidir. Bu ajan derinin yapısına ve özelliklerine göre seçilir. Temizleme jelinin içeriğinde biopeptid olması yine çok önemlidir.
•    Yıllık dermatolojik kontroller yapılmalıdır

•    Herkes meme muayenesi yapar gibi her ay ayna karşısında derisini gözlemeli, sıra dışı bir ben büyümesi, renk değişikliğinde doktora başvurmalıdır

•    Sigara içilmemelidir

•    Günde en az 2.5 litre su tüketilmelidir

•    Her gün en az bir kez nemlendirici kullanılmalıdır

•    Güneşten öncelikle giysi ile ve koruyucu ürünler ile bilinçli yararlanılmalıdır

•    Yaz ve kış mevsimlerine göre uygulanacak deri bakımı konusunda hekime danışılmalıdır

•    Sağlıklı beslenilmelidir

•    Her şeyin başı sağlıklı bir uyku…

Deri yaşlanması içsel ve dışsal faktörlere bağlı ortaya çıkar. İçsel yaşlanma genetik özelliklere bağlıdır. Kollajen yapımı azalır, derinin elastikiyeti bozulur. Sonuçta ince kırışıklıklar, deri altı yağ dokusunda azalma, buna bağlı yanakların çökmesi, boyunda sarkma gözlenir. Deri incelir, kurur ve kaşınır. Saçlar beyazlamaya başlar, istenmeyen bölgelerde kıllanma artışı ortaya çıkabilir. Bu olayların hızını ve zamanını genlerimiz kontrol eder ancak dış etkenleri bizler kontrol altına alarak yaşlanmayı geciktirebiliriz. Son yıllarda yaygın kullanılan kozmetik girişimler ile de ortaya çıkmış olan etkiler önemli ölçüde geriye alınabilir. Dışsal yaşlanmada en önemli unsur aşırı güneş ışınlarına maruz kalmaktır. Epidermis ve dermise etki ile en çok UVB, birikici etki ile UVA ışınları drri hasarından sorumludur. Sonuçta sarı, kuru ve pürüzlü bir deri görünümü ortaya çıkar. Damarlanma artmıştır, koyu renkli lekeler oluşur. Bronzlaşma bağımlılığı olanlar, bahçe işçileri, çiftçiler başta olmak üzere dış ortamda çalışanlar  aşırı güneş ışınlarına maruz kalırlar.
Güneş ışınları dışında sigara, çevresel kirlilik, sağlıksız beslenme, uykusuzluk, diğer iç organ hastalıkları, deri bakımının ihmal edilmesi, uyku pozisyonu, mimikler de deri yaşlanmasına katkıda bulunur.


DERİMİZİ NASIL GENÇLEŞTİRECEĞİZ?
Deriyi gençleştirmek tek yöntemle mümkün değildir, ideal olan ihtiyaca göre değişik yöntemler ile lekeleri, kırışıklıkları, damarlanmaları, gevşemeleri hedeflemek ve kombine tedaviler ile sonuca ulaşmaktır. Bu yöntemler dermatolojik muayenenizin ardından hekiminizle birlikte, sizin ihtiyaçlarınıza göre belirlenir. Uygulanacak yöntemler yaşa, ortaya çıkan yaşlanma belirtilerinin düzeyine göre seçilmelidir. Derideki yaşlanma etkilerinin giderilmesi için uygulanabilecekler: Renovasy Biyodinamik Cilt Onarım (bio-COS) Sistemi bu yöntemlerin başında gelir. bio-COS uygulaması bir çeşit kimyasal peeling’tir ancak kimyasal peeling’ten çok daha öte bir yöntemdir. Öncelikle cilt yaşlanmasını yavaşlatmanın yanı sıra bir çok cilt sorununa karşı çözüm sunan kişiye özel tedavi protokolleri vardır. Yöntem tamamen kişinin cilt hasarına uygun olarak hazırlanır. Uygulama sırasında acı ve ağrı hissedilmez. Bunun yanı sıra uygulama sonrasında sosyal hayata hemen devam edilebilir. Sonuçları ise anti-aging protokolü de dahil olmak üzere muhteşemdir. Anti aging protokolü uygulanan bir ciltte ince kırışıklıklar, cilt sarkmaları ve cilt matlığı ilk seanstan itibaren iyileşmeye başlar.
Yaşlanma karşıtı bir diğer uygulama ise Pİ System’dir. Bu intrdermal bir uygulamadır. Medya da bilinen adıyla Somon DNA’sı Aşısı olan Pİ System, somon DNA’sı ve Halüronik Asit’in kombine olarak kullanıldığı bir cilt yenileme sistemidir. 5 seans yapılması önerilen bu uygulamada, cildin nem dengesi düzenleniyor, cilt yapısı düzenleniyor. UVB ışınlarının hasarları engelleniyor. Ve cilt günden güne gençleşiyor.

Cilt gençleştirme yöntemleriyle ilgili detaylı bilgi için- > info@optimusmedikal.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder