15 Aralık 2014 Pazartesi

Yaşlanmaya Karşı Dermokozmetik


Hayatın dönüm noktalarından biri olan otuzlu yaşlarda; akıp giden yılların izleri de yüzümüzde belirmeye başlar. Bu durumda panik yapmak yerine, bazı önlemler alarak ve doğru bakım yöntemleri uygulayarak, yaşlılık izlerine dur diyebilirsiniz!


Yaşlanmayı geciktirmek için anti-aging ürünlere başlayın, antioksidan içerikli kremler kullanın. Hem ruhsal hem de fiziksel açıdan önemli bir dönüm noktası olan otuzlu yaşlarda düzenli dermokozmetik ürün kullanımına başlayın.

RUHU DA ETKİLER CİLDİ DE:
Hayatın sorumlulukları bu yaşlarda artar; yoğun iş temposu, evlilik düzeni ve çocuk yetiştirme arasındaki dengeyi düzene koymak için zorlu bir mücadele verilir. Dönüm noktasının olduğu otuzlu yaşlarda yaşlanma belirtileri de görülmeye başlar. Ciltte bir takım değişiklikler gözlenir. Ancak alınacak önlemlerle yaşlanma süreci geciktirilip,  kişinin kendisini daha iyi hissetmesi sağlanabilir.

Ergenlik dönemi boyunca devam eden yoğun yağlanma ve akne sorunu ilerleyen yıllarda azalmaya başlar, cildin yağ salgısı ve nem salgısında azalma görülür. Bu da otuzlu yaşlarda, kişilerin daha az yağlı ve daha nemsiz bir cilde sahip olmasına neden olur.

ERGENLİKTE GÜNEŞ OLGUNLUKTA LEKE DEMEK!

 CİLT LEKELERİ KENDİNİ GÖSTERİR:
Ergenlik döneminde bilinçsizce yoğun güneşe maruz kalınması bu yaşlarda ciltte etkisini göstermeye başlar. Kılcal damar genişlemeleri, cilt lekeleri belirmeye başlar. Ergenlik döneminde solaryuma girenlerde bu sorunlar daha belirgindir. Yaşa bağlı olarak ciltte kollajen ve elastin salgısında azalma başlar ki kırışıkların başlamasının ana nedeni bu maddelerin azalmasıdır. 

DOĞRU ÜRÜNLERİ SEÇİN:
Otuzlu yaşlara merhaba diyenler, öncelikle kullanmış oldukları günlük bakım ürünlerine dikkat etmelidirler. Cilt yapısına uygun olan bir temizleyiciyle cilt temizlendikten sonra, arkasından anti-aging formüle sahip dermokozmetik ürünler kullanılmalıdır.

KREMİNİZ KORUYUCU OLSUN:
Kullanılacak olan dermokozmetik ürünün, içerdiği aktif maddeler önemlidir. Cildinizi besleyen ve onaran bir ürün kullanmak, hem cildin kısa sürede sağlığına kavuşmasına hem de yaşlanma etkilerine karşı direnç kazanmasına yardımcı olacaktır. Ürünlerin özellikle dermokozmetik olmasına dikkat edilmelidir. Dermotolojik testlerden geçmiş, alerji riski bulunmayan ve paraben renklendirici ve koruyucu madde gibi cilde zararlı unsurlar içermeyen ürünlerin kullanımına özen gösterilmelidir.

Son dönemde anti-aging teknolojide öne çıkan en büyük yenilik olan büyüme faktörü yani biopeptid içermesine de dikkat edilmesi önerilir. Büyüme faktörleri ciltte yaşlanmaya bağlı azalan ve cildin yapıtaşı olan maddelerin yeniden üretilmesine yardımcı olur. Yeni hücre oluşumunu tetikleyen biopeptidler sayesinde cilt yenilenmesi sağlanır.

Bunun yanı sıra kullandığınız ürünün içerdiği aktif maddelerin anti-aging tedavisinde kanıtlanmış maddeler barındırması gerekir. Cildin nem dengesinin sağlanmasının yanı sıra onarılmaya ve korunmaya da ihtiyacı vardır.

Aktif maddeli ve biopeptidli dermokozmetik ürünlerini düzenli kullandığınızda cildinizin sıkılaştığını ince çizgilerden arındığını ve tüm olumsuz etkilere karşı direnç kazandığını farkedeceksiniz.

YAŞLANMAMAK İÇİN YAŞAM TARZINIZI DEĞİŞTİRİN!

Beslenmenize özen gösterin. 
Günde en az altı saat uyuyun. 
Su içilmesine önem verin; su, cildin nemlenmesi açısından faydalıdır. Sigara, cildin yaşlanmasını hızlandırır. Derinin oksijen temasını engelleyerek, yaşlanmayı hızlandırır. 
Sebze ve meyve tüketimine önem verin. Bunların içeriklerinde bulunan antioksidanların cildimiz içinde olumlu etkileri bulunmaktadır. Güneşten kaçınmak, yaşlanmanın geciktirilmesi açısından çok önemlidir; düzenli olarak güneş koruyucu kullanın.     


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder